REKLAM
tekden
PROFIL   RESIMLER   BLOGLAR   MISAFIR DEFTERI   ARKADASLAR   FAVORILER   VIDEOLAR  
 


RSS
Onursuz kalmaktansa...
Gönderme zamanı: 09/25/2013 20:48:05

Yine girdim gecenin korku tüneline cesurca, 

korkarken binmeye alışıktır bu trenin vagon araları,


yine kapımda karakış

Ne zaman düşünsem seni,

intihar çığlıkları gelir kulağıma

şehrin arka sokaklarından. 



İçimde eriyen buzun tepkime ısısı gibisin 

Eridikçe ısıtır sonra yine donarsın

Ve her donuşunda beni de yakarsın,

Söyle bu gecelerimin gardiyanı olan masal perisi

Sen ne kadar, kaç mevsim yalansın. 



Ne zamandır sezen söylemiyor “keskin bıçağı” 

Ve artık radyolar çalmıyor bab-ı esrarı.

Uzaklarda bir yerlerde bakan gözlerin,

hangi cinayetlerini görmüştür bu gecemin. 


Yeraltı zindanlarında saçlarının 

kimleri asmıştır boynuna dolanıp

bu yasadışı militan sabahlar. 



Onursuz kalmaktansa dolaşan kanında, 

yara olup kanadım her adımı andığında. 

Oysa sen hiç görmedin 

bu cam kesiği ayrılığın

ne depremlerin artçısı olduğunu

ve ne kadar yıkım yaptığını

 gözlerime bakan iki gözün. 



Hani bu şehirden gitmek kadar 

mülteci bir rüyanın orta yerinde girmiştin ya gecemin ikindisine.

Yok saydığım hayatıma, yalnızım şimdi

bu kalabalıkların mahşerinde. 



Bir iç çekişsin gecemin ayazında. 

Beni kovar mısın kalbinden,

Atar mısın beyninin en ücra köşelerinden

ve gözlerin nasıl görmez

sana olan susuşlarımı biriktirdiğim göz pınarlarımı. 


Yağmurlar erken yağardı 

her mevsimin gençliğinde kentime

Susuz kalmış martılara

ve sokak kedilerine inat

Kana kana tadıyorum

sensizlik okyanusunun tuzlu sularını. 

Toprağımın kokusu geliyor 

her yağmur sonrası küçük köyümün,

Günler ötesinde kalmış

ağustos mesafesindeki dağların arkasından. 

Senden sonra biriktirdiğim tüm sitemleri bileyledim, 

gözyaşlarının altında

geceler boyu kalmış, pas tutmuş varoluşuma. 

Tüm silahlarını bana doğrult

razıyım ama ne olur dilini kana bulama. 

Yüzüme gözüme saydır 

terkedilmişliği ve yalnız geçen gençliğimi

Kıpırdarsam namerdim,

ama bu sevda savaşında oyun taktiği sayıp

beni arkamdan vurma. 

Ne olur beni sana terket benden. 

Dönüşsüz bir bilet al bu akşam

coğrafyamın en uzak istasyonuna,

bu gece gitmelisin son terk treniyle

o intihar adalarına. 



Yitirilmiş tebessümlerimi biriktiriyorum salı rüyalarıma 

Kalmak için artık erken

ey gecemin gardiyanı,

Bu çığlık sokakların meçhul failli katili beni sana terket. 

Mevsimsiz bir yaprak savruluşuyla çiziyorum rotamı 

Uğramadık liman

demirlemedik sahil kalmayana dek

geziyorum

yalnızlık okyanusunda maviliğini. 



Ne yana dönsem mahşer mevcudiyeti, 

kalabalık yalnızlar. 

Bu son kaçışta olsa 

bilmiyorsun ışığa kaçarken

geride bıraktığın karanlığın

neleri gizlediğini. 



Bir gece ansızın uyanıyorum 

uçurumun kenarından atlarken o kabus gözlerinden,

Topladım valizimi

senden arta kalan hatıraları atarak içine

Sensiz sana taşınıyorum

bedeli ağlayarak. 

Bir merhabanı bekleyen 

o küçük umutla bekliyorum

beni götürecek olan kahır trenini

bu gece beni sana terket. 

Sen ve ben bir denklem gibi 

iki bilinmeyenli

Hiçbir özdeşlik çözemiyor,

hiçbir formül bulamıyor matematik

Ansızın aklıma geliyor liseden kalma bir metod,

yerine koyma metoduydu galiba adı

buluyor sonunda çözümü aşk. 

Seni yerine koyuyorum 

hangi şıksın bilmiyorum.

Tek soruyu ancak yetiştirdim diyorum bu sınavda,

ama nafile bütünlemeye bıraktım seni

kalemimi kırarak. 

Beni temize çekme istemem 

beni sana bırak

Beni sana terket bu denklemin bilinmeyenleriyle birlikte

saçlarının zifiri maviliğine bırakarak,

Ağırlığını taşımak hayatın,

sensizliğin,

ağırlığını her gece tartmak. 

Taşıyabilmek 

bu katarlar yüküyle çekilmiş ağırlığı,

bir çift kırık omuzla

tek başına ayakta kalarak. 

Yorgunluk belirtileri baş gösterdi 

bir yanı kırık gençliğimin uyku saatleri.

Vedalar ne kadar ağır olursa olsun

her sonun bir başlangıcı var. 


Ey benim son başlangıcım ağır da olsa bu karar 

Ne olur beni sana terket...

beni sana terket bu son firar.

Bu son firar... 



Paylaş:



Görüntülenen 1 - 1 arasi, toplam 1 Yorum mevcut

Gönderen: anthonyfiddy2
06/16/2014 10:58:25

The Majetek in Eterna Replica Watches is undoubtedly part of the military watches collection... In fact, you should Replica Rolex watches know that this model was ordered in haste in 1939 when the Czechoslovak authorities hublot replica appealed to Eterna for the manufacture of a pilot watch... Shortly after, the brand gave this famous Majetek reflected today in two limited under the code name series: Military Heritage.




*** SanalKahve.com 2008-2023 ***