Susma Ömrüm; Yol Kesil Cehenneme..! Parça Tesirli Sancılar Düşüyor Kalbime ...
Düştükçe Uçurum Sancıdıkça Aşk … Ve Aşklaştıkça Kalp...
Daha Çok Parçalanıyor Hayat ...
Yaklaştıkça Daha Bir Özlüyorum ...
Kabul Ediyorum Galibimsin …
Ve Ben Her Şeyini Savaş Alanında Bırakan... Mağlup Bir Komutan Gibiyim Şimdilerde … Tüm Zaferlerimi Sende Yitirmiş... Kör Bir Şahinin Gözleriyle Yol Arıyorum Kendime ;
Sana Çıkmayacağını Bildiğim Yolları ...
Görmekten Korkuyorum Belki de Kim Bilir ...?
Çıkmaz Sokaklarda Kısır Kalıyorum Döngülere …
Ve Ben Dönemezken Kendime...
Labirentlerinde Kaybolmuşken...
Sağım Sen Solum Sen...
Yolum Sen Yönüm Sen Olmuşken...
Senden Gayrisine Yok...
Yokluğuna Ram Olmuşken...
Susma Ömrüm ...!
Yol Kesil Cehenneme ...
Keskin Bir Virajsın İçimde Bir Türlü Alamadığım ...
Ne Zaman Geçmeye Kalksam Senden...
Ya Bir Uçurum Boşluğu...
Ya Bir Şarampol Oluyor Sonum …
Uzanan Elleri Tutmuyorum ...
Yüreğime Taktığın Alyans Tutuyor İçimi... İçini Bırakmıyorum … Dul Bir Hasrete Yâd/igar Kalıyorum Ötelerde ...
Yar Dediğimi Ağyar..
Yaban Dediğimi Yar Sanıyorlar ...
Sancılanıyorum Sessizliğine...
Tam Vakti ...!
Susturucu Takılmışken Yüreğime ...
Haykıramazken ...
Her Kurşun İçimi Parçalarken...
İnfilak Ederken İsyanlarım Sensizliğe...
Ve Akarken Gözümden Irmak Irmak...
Susma Ömrüm ...!
Ateş Kesil Cehenneme ..
Tüm Piyonlarım TükendiElimde Bir Şah … Nereye Koysam Kendine Mat Çekiyor … Cemreler İhanet Ediyor Adına...
Aslı Hükümsüz Kendini Bile Isıtmıyor...
Adım Lâl Kalıyor Zemheri Ayazlarına...
(D)üşüyorum ...
Muhaciri Değilim Gayrı Bu Araf’ın...
Ne Cennet Kokabiliyorum Ne Cehennem Yanabiliyorum ... Kendimsiz Bir Kent Kuruyorum Yokluğunun Sokağına... Baykuşlara Sakinlik Yapıyor Kentimin Issızlığı … Sesine Parazit Yapan Bir Sesle Yıkılıyorum ; Uğraşma Aşk Kaldıramazsın ...!
Kumdan Kaleler Gibi Bir Rüzgârlık Değil...
Bir Cümlelik Yıkımlarım … Bilmem ki Hangi Richter Ölçer Sarsıntılarımı... Artçı Sellere Verirken Sitemimi ...? Sana “Sus”arken Ölüme “Su”sarken...
Aşk İçin Âşıkları Ezip Geçmişken... Susma Ömrüm .... Şehâdet Getir Cinnetime ... Öznesi Sen Olan Bir Ömre Verdim Adını Ki Ölüm Yar Olana Kadar...
Tek Yâr Dediğim Ol Diye... Sana GeldimÖlüme Yâr Etme Diye …
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 800x894 and weights 99KB.
Susma Diye Çırpınışlarımın Tek Müsebbibisin ... Biliyorum Aldırmıyorsun ... Dönmeyeyim İstiyorsun Sultanlığına ... Ve Aslında Aşk’tan Korkuyorsun ... Zulmetin Sırtımda Yama Olurken Yar/alarıma ...
Hani Olur Da Geldiğimde Bir Gün .. Kapanacaksa Yüzüme Şehrinin Kapıları...
Her Lisanı Lâl Bırakan Bakışlarım ... Anlamını Yitirecekse Eğer ... Ve El Elini Tutacaksa Ellerin... Elimde Değil Yanacağım ; O Vakit Gülüp Geçeceksen Yangınlarıma... Sarmayacaksan... Benimle Kınanıp Benimle Yanmayacaksan... Cennetten Kovulmayı Göze Almayacaksan...
Bir Sözüne Çölde Vaha Gibi Susarken ... Öyle Umarsız Susacaksan,,, Sen De Sus Ömrüm ...
Sus ...! Sus Ki Ölüm Bana Yâr...
Ben Ölüme Yâr Olayım ... Sen Toprak Kesil Cesedime ...!
Sonbaharda tomurcukların kuruduğunda Baharların denizin ortasında alev alev yanarken Bir serçenin kanadında tüm çiçekleri Yüreğinin toprağına ekmek için Bir gece ansızın geleceğim kapına..
Karanlık bürünürse üzerine Korkularına isyan bayrağımı açıp Gözlerime gecenin en parlak yıldızını sığdırıp Katranlanmış acılarına bir ışık saçmak için Bir gece ansızın geleceğim kapına..
Acıların depreşip sancıların arttığında Sokağında pervasızca ölüm kol gezerken Uğruna canımı ve sevdamı alıp Hayatındaki tüm acılarını kamburuyla taşımak için Yarınlarına umutla bakabilmen için Bir gece ansızın geleceğim kapına..
Denizdeki dalgalarda üşüyorsa tenin, Rüzgârda dalıp bozulmuşsa saçların , Sevdamın sıcaklığını avuçlarıma alıp Meltem rüzgârlarına karışıp Ellerimle dağılmış saçlarını düzeltmek için Bir gece ansızın geleceğim kapına..