REKLAM

Paylaş:
RSS 1.0     RSS 2.0

Toplam bakislar: 1143 - Toplam yanitlar: 1

GONDEREN: Denizz__ on 09/06/2010 15:53:59


Gecede dolunay. Elimi uzatsam, Gecede Dolunay


dokunamasam da içim gidiyor.
Denizden esen bir yelde buldum kendimi,
sevdiğim gidiyorum.
Beni bırakıp gidende olsan senden vazgeçemiyorum
Düştüğü yerde kalmalı mı insan ya da
elinden birisinin tutup ta kaldırmasını mı beklemeli?

Evet!! Seven beklemeli...İnadına seviyorum seni ve hala inadına yaşıyorum


Gözlerimde bir damla yaşla
kendime geldim,
yakışanıydı bana gözlerimin yaşı
Şimdi bir sevdiğim olsaydı yanımda
eminim ki göz yaşımın bir inci tanesi kadar
değerli olduğunu söylerdi bana
Yar!!… Uzaklarda olan vefasızım!
Yokluğun o kadar değerli ki,
kendimin kıymetini hatırlıyorum

ve seni düşündüğüm
her saniyeyi çerçeveleyip duvara asıyorum
.
Ağustos sıcağında doğduğumu anımsıyorum
ve üşümüştüm seni beklerken.
Seni beklerken kendimden geçiyorum.

Seni düşünmediğim tek saniyemi
lanetliyorum

Seni anımsatmayan harfleri
dar ağacında asıyorum.




GONDEREN: YaQuZa on 09/06/2010 16:11:48


Ey Gece Kurban Et Yıldızlarını Şafağa



Hani ağlamak anadiliydi ya tüm dillerde ayrılığın…
Gözlerimden kan süzüldü Gece'ye.



Siyahı delip geçen gözbebeklerim kan deryası.
Kızıldeniz utanacak içimdeki denizden…



"Yaradan" için "Yar"
sevmeyi öğrettim de sana,
"Yaradan" için
"Yar"dan geçmeyi öğretememişim kendime…
boylu boyunca yatıyor yüreğim yarda…



Bileği kesik kalemim can döküyor şimdi kağıda.
Hiçimi dökmek istemiştim oysa...



infazlar sabaha karşı yapılır ya, birazdan bitecek GeCe… az kaldı, beni
infazlayacağım şafakta.
Hani yüzbinlerce yıldız sönmeden sökmez ya şafaklar, son dileğim GeCeden…
Eyy GeCe!...Kurban et yıldızlarını şafağa.
Bedel olarak gözlerimin karasını göndereceğim her akşam sana…




Yarın, yevm-ül kıyam'da yanmayalım diye yanan yanlarımı bırakıyorum yanına…
Vakit yakın…
Can çekişiyorum canımı can yapanım.
Namlunun ucunda ayrılık, eli tetikte bekliyor günahlarım…



vur emriyle
vurulacak sol yanım;
"Yar" verecek "Can" kaybından…
Tütün ne ki?.. tuz bastım tırnağı sökülmüş parmak uçlarıma. On parmaklık
değil bu figan!



Bin elden beşbin tırnağın sökülüp tuza bastırılmasıymış ayrılık…
Ama öyle ya, tuzu da sevmeli aşık…
Bir türlü aydınlanamayan bir gün doğdu işte.
Yüzbin yıldız pahasına söküldü şafak.
"infazı tamamdır" mührü basıldı.
Kaydım düşüldü kitab-ül aşk'tan…
düz çizgiye dönüştü çoktan yüreğimin monitöründe hayat.
Sabahın pusunda, iki yüreğin sağır edici feryadına "sus" düştü.



Pustu aşk… sus-pus bir cenaze merasimi bu satırlar…
üstad'ın dizeleri tek teselli mezar taşıma:
"ne görsem ötesinde hasret çektiğim diyar,
kavuşmak nasıl olmaz, madem ki ayrılık var?"...





--------------------------------------------------------------
Back To Top
01/23/2025



*** SanalKahve.com 2008-2023 ***