Türkiye; Balkanlar, Kafkasya, Arap Yarımadası ve Afrika arasında bir geçiş bölgesi olduğundan bin yıllardır nice kavimler, nice göçler gördü.
Ama sanmayın ki yalnız insanlar geldi geçti...
Bin yıllardır iklimlerde yaşanan büyük değişiklikler hayvanları da kuzeyden
güneyden, güneyden kuzeye göçe zorladı.
İnsan ve hayvanlar her zaman beslenebilecekleri iklimlerde yerleştiler. Ama göç eden yalnızca onlar değildi. Bitkiler de göç ettiler. Ve bazıları yalnızca Türkiye'ye yerleştiler. Onlara ENDEMİK Bitkiler diyoruz. Kimileri bir kıtaya özgüdür, kimi bir ülkeye, kimi bir bölgeye ve kimi de yalnızca bir vadiye, bir tepeye, bir dereye. İşte TERS LALE bunlardan biri.
Her dalında altı adet lalenin ters büyüdüğü ve Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından koruma altına alınan ters lalenin; sarı, turuncu ve kırmızı renkleri bulunmaktadır.
Dünyada bir benzeri daha bulunmayan ve anavatanı “Dağların Kenti” olarak ta bilinen Hakkari de yetişen Ters Lale, dünyanın en nadide çiçeklerinden biridir.Kan kırmızı, göz kamaştırıcı rengiyle ,kadife hassaslığındaki çiçeği ile estetik görünümlü tersliğiyle
adeta bir doğa harikasıdır.
Ters Lale doğal görünüşüyle mevcut kültür lalelerinden çok daha gösterişlidir.
Göz kamaştırıcı rengi ile yakından bakıldığında Ters Lalenin bir doğa harikası olduğu kolaylıkla gözlemlenir. Dünyada yalnızca HAKKARİ CİLO DAĞI'nda yetişen bu nadide çiceğe Asurlular her sabah göbeğinden su damlattığı için "Ağlayan Lale" adını verdiler ve kutsal saydılar