Toplam bakislar: 8355 - Toplam yanitlar: 19 |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:44:30 |
|
Hem hayvansın hem melek: Tâ be-ten hayvan be-câni ez-melek Tâ revî hem ber-zemin hem ber-felek 2/3814
Ey insan,ne tuhaf bir varlıksın sen. Zıtlıklar sende birleşmiş. Hayvan da melek de yerinde sabit ama sen bunları nefsinde cem etmiş ten hayvanıyla can meleğini bir araya getirmişsin.. Bu yüzden hem göğe mensupsun hem yere .Bu ikili yapını bil ve ona göre dikkatli davran.. Ta ki tenin canına diş geçirmesin, kötülük iyiliğine baş eğdirmesin. Gökler dururken bürtü böcek gibi toprağın altını vatan edinme.
|
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:45:36 |
|
Eşek misin İsa mı: İsîye bak rağbet-i har eyleme Tab’ını akl üzre server eyleme (2/1871)
Eşek de sensin, eşeğe binen de. Eşek senin maddi varlığın, yontulmamış tabiatındır. O eşeği sürüp götüren aklın ve ruhun ise İsaya benzer. Sen İsaya değer ver, eşeğe değil. Eşeğe benzeyen tabiatını akıl İsasının üzerine çıkarma. Bırak bedenin ruhuna hizmet etsin, ulvi gayelerin peşinde yorulsun. Yakışığı kölenin şaha hizmetidir, şahın köleye değil.
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:46:10 |
|
Sen bu libas değilsin: Bil ki oldu rûha ten gûyâ libâs Bî-libâs ol lâbisi kıl iltibâs 3/1616
Sen insan bedenini insanın kendisi sanmadasın. Oysa bu beden ruhun elbisesinden başka nedir ki? Hiç insanın değeri giydiği elbiseyle ölçülür mü? Değer ya da değersizlik onun ruhuyla ilgildir, bedeniyle değil. O halde sen gözünü ten elbisesinden çek de o libasın içindekine dikkat et. Şekle değil manaya bak.Eğer şekilce benzerlik insan olmaya yetseydi iyi de kötü de bir olurdu.
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:47:43 |
|
Sen devesin akıl deveci: Akl-ı tu hemçün şütürbân tu şütür Mîküşâned her taraf der-hükm-i mur Akl-i aklend evliyâ vü enbiyâ Ber-misâl-i üştürân tâ-intihâ 1/2597
Deve yük taşımakta güçlüdür ama kendi başına iş göremez. Her devenin başında bir sahibi vardır. Devenin de gözü var ama o kendi gözünü bırakır sahibinin gözünü göz edinir. Deve kendi aklını ve isteğini sahibinin aklına ve isteğine kurban etmiştir.Kendi istediği yere değil çekildiği tarafa gider. Sen de tence deve gibisin, aklınsa deveci. Akıl tenini her tarafa çeker, durur.Sen tenine değil aklına uy. Nebi ve kamil velilerse aklın aklıdırlar; bütün diğer akılları bir deve katarı gibi çekip götürürler. Akıllılık daha üstün akla uymaktır,kendi aklına değil. __________________
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:48:19 |
|
Kamil ve hamın eli: Kâmilî ger hâk gired zer şeved Nâkıs er zer bürd hâkister şeved 1/1674
Hamla olgunun bir farkı eldeki imkanı kullanış biçimidir. Olgun kişi toprağı ellese altın kesilir. O kötülükten bile iyilik çıkarır, imkansızlığı imkana çevirir. Leşin kokusunu duymaz da parlayan dişlerine hayran olur. Güneş gibi çiği pişirir, misk gibi yaklaşanı kokular. Nasipsiz hamın elindeyse altın bile küle döner. Kendi yumsuzluğunu çevresine de bulaştırır,düşerken başkalarını da düşürür. Değer bilmediği için altın değerindeki insanlar onun yanında geçmez mangıra döner, hor ve hakir duruma düşerler
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:49:10 |
|
Şeker ekmek olur mu: Ger şekerler olsa şekl-i kurs-ı nân Nan değil ta"mı şekerdir bî-gümân 1/2980
Dış benzerliği iç benzerliği demek değil. Nasıl ki şekeri ekmek şekline de soksan tadı ekmek değil yine şekerdir. Yediğin şeyin şeker mi ekmek olduğunu bilmek için tatmak lazım. Gözün tatmadan yana nasibi yok çünkü. O halde kalıbı şekere benzeyen her adamı da şeker sanma. Bu dünya elbisesiz adamlar ve adamsız elbiselerle doludur.
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:51:28 |
|
Balık resmi su içer mi: Nakş-ı mâhîra çi deryâ vü çi hâk Reng-i Hindûra çi sabûn u çi zâk 1/2866
Canlı balık için deniz hayat kara ölümdür. Ama kağıda bir balık resmi yapsan onun ne denizden haberi olur, ne karadan. Bunların benzerliği sadece şekilden ibarettir. İnsanların kimisi de yalnız kalıp insanıdır. Dışardan bakınca onların gözü kulağı, dili dudağı var sanırsın. Gerçekteyse kalıbın burnu yoktur ki iyilikten bir koku alsın, kulağı ve gözü yoktur ki hayırlı sözleri işitsin, güzeli görsün. Yüzü kara zenciye sabun da bir kara boya da. Gerçek zenci ise gönül zencisidir. O gönlün terazisi kırıktır; bu yüzden iyilikle kötülüğün farkını tartamaz
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:52:42 |
|
Ucuz alan ucuz verir: Her ki o erzân hared erzân dehed Gevherî tıflî be-kurs-ı nân dehed 1/1824
Her şeyin değeri ödenen bedel kadardır. Atadan dededen kalan, yolda belde bulunan şeyin değeri olmaz. Zira bir şeyi ucuza alan ucuza verir. Cahil çocuk yolda bulduğu incinin kıymetini ne bilsin. Bu yüzden bir hazine değerindeki o inciyi gider de bir somun ekmeğe değişir. İncinin kıymetini denizin dibine dalan dalgıça,ya da inci satıcısına sor sen. Aslında o çocuk sensin; inci de ata mirası olan dinin. Sen o hazineyi beşiğinde hazır buldun, sahip olduğun şeyin farkında olmayışın bundan.
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:53:45 |
|
Ayna yalan söyler mi: Oldu mîzân ile âyine mehek Anları hizmette çeksen bin emek 1/3654 Ger terazide olaydı meyl-i mâl Müstakim olamazdı anda vasf-ı hâl 2/579
Bin türlü emek harcasan,diller döksen, iltifatlar etsen ne teraziyi ne de aynayı doğruyu söylemekten vazgeçiremezsin. Çirkinsen ayna sana çirkinsin demekten utanmaz. Terazi kaç paralık bir adam olduğunu söylemekten vaz geçmez. Çünkü ne ayna ne de terazi kendisi için tartmaz. Eğer terazide mal sevgisi olsaydı doğru tartamazdı. Sen Peygamber ve veliler de hizmetleri karşısında ücret istemedikleri için o ayna ve o terazi bil. Sana ne söylerlerse candan kabul et.
|
Back To Top |
|
GONDEREN: Almira on 10/29/2009 22:55:12 |
|
Hürmet bulmak istersen: Kimki hürmet eyleye hürmet bulur Kand isti’mâl eden lezzet bulur 1/1556
Herkes ektiğini biçer, ettiğini bulur.Saygılı olanın hakkı saygı,iyilik yapanın ücreti iyiliktir. Saygı ve iyilik şekerine maden olan dudak nasıl olur da o tattan nasiplenmez!
|
Back To Top |
|
|