BİLMİYORUM: Dudakların nasıldır. Sıcak mı ateş topu kadar, Yoksa soğuk mu Buza kesmiş bir bardak su gibi? Kıvrımlarına, Kırmızı karanfiller mi tutunmuş, Küle gizlenmiş kor mu var? Tenime değdiğinde dudakların Cemre mi düşer bedenime, Mızrap değen bir saz teli gibi Titrer mi yüreğim bilmiyorum.
Seni özlemenin Ne demek olduğunu sor bana, Yetmiş iki dilde anlatabilirim Kitabını yazabilirim sayfalarca. Yalnızlığın re.....ğini Kokuşmuşluğunu Ve çıplaklığını da. Ama hiç kimse Kavuşmanın güzelliğini Sormasın bana / anlatamam
AMA HİÇ KİMSE,KAVUŞMAYI İKİ DERENİN BİRBİRİNE KARIŞIP SARMAŞ DOLAŞ AKTIĞI,YATAĞIN YORGUNLUĞUNU SORMASIN BANA,ANLATAMAM ÇÜNKÜ SENİNLE BEN, AYRI KAYNAKTAN DOĞMUŞ SULARINDA HASRETİ TAŞIYAN: BAŞKA DENİZLERE KOŞAN İKİ IRMAĞIZ. BİRBİRİMİZE UZAK TOPRAKLARDA,TÜKETİRKEN YILLARI AYNAMIZDA AYRI GÖKLERİ YANSITIYORUZ. İŞTE ONUN İÇİN İKİ DERE NASIL KARIŞIR BİRBİRİNE NASIL SIĞAR İKİ NEHİR Bİ YATAĞA,BİLMİYORUM. SENİNLE
HİÇ AYNI YATAKTA COŞMADIMKİ? SEN BANA YALNIZCA,SADECE KAHPE SENSİZLİĞİ SOR,REZİL BEKLEMEYİ, ÖZLEMEYİ SOR,TANRI ŞAHİDİMDİR KURDA KUŞA DAĞA TAŞA BİLE ANLATABİLİRİM... DEMEM OKİ UZAKTAKİ YAKINIM: