REKLAM

Paylaş:
RSS 1.0     RSS 2.0

Toplam bakislar: 537 - Toplam yanitlar: 0

GONDEREN: inci16 on 08/10/2010 01:08:22


 

Hatırlayanımız var mı, sevgi neydi?


Sevgilerinin üstünden baharlar ve kışlar geçenlere!

Hatırlayanımız var mı, sevgi neydi?

İlk sevgi sözcüğünü, ilk kıpırdanışını yüreğinin hatırlayanımız var mı?
İlk hüznümüzün adını sevgi koyabiliyor muyuz şimdi geriye dönüp baktığımızda? Derûnî coğrafyamızı kaplayan zifiri bulutların ve üzerimize örtülen maddeci felsefenin ağırlığına ne zaman başkaldırmıştı sevgilerimiz, hatırlayanınız var mı?

Ne zaman sevgilerimiz paralarımızdan önce tartılırdı; ya ne zaman pazar eyledik sevgilerimizi, biliyor musunuz? En son ne zaman bir sevgiyi söyleşmiştik bir sevgiliyle? Her gün bir parçamızı daha tüketen teknoloji çağında sevgiye en son ne zaman yürekten bir merhaba demiştik, hatırlayanınız var mı? Hatırlıyor musunuz, sevgi neydi?
Üzüm henüz yaratılmamışken insanları sarhoş eden omuydu acep?!..

O muydu canından ve cihandan geçiren sahip-kıranları?.
Bin yıllar ve binlerce yıllar boyunca pervaneyi ateşe düşüren, bülbülü sevdalandıran o muydu? Neydi sevgi?!..
Sevgi bir bakış, bir gülüş müydü bazan; bir akış bir koşuş muydu?.
Sevgi gönül kumaşında bir nakış mıydı?!..

Hatırlayan var mı sevgi neydi? Leylaların, Şirinlerin, Aslıların nâzı mıydı o; yoksa Mecnunların, Ferhatların, Keremlerin niyazı mı? Hangisinde belirmişti ilk kıvılcımı sevginin? Neydi sevgi?!..

Açıkken gözbebeğimize yerleşen de, göz yumduğumuzda gönlümüze sızan
da sevgi değil miydi bir vakitler? Bir dudağın kıpırdanışından yanağımıza akseden pembelikler, utanmalar sevgi değil miydi yoksa? En son ne zaman kızarmıştı yanağımız, hatırlayanınız var mı? Uykumuzu en son ne zaman terketmiştik sevgiyi düşünmek adına? En son sevgi şiirini hangi gecede okumuştuk?
Sahi, neydi sevgi? Bir çuhayı ipek görebilmek miydi; toprağı amber niyetine koklamak mı? Sureti sîrete, arazı cevhere, bedeni ruha köle eylemek miydi sevgi?

Sevgi bir iyilik miydi, şefkatli bir cümlecik mi? Neydi sevgi, dış mıydı, yoksa iç mi; zahir miydi, yahut bâtın mı; kalıp mıydı, ya ki can mı? Var olmak mı, varlıktan geçmek mi? Dünyaya gülmeye mi gelmiştik; ağlamaya mı; ölüyor muyuz, yoksa doğuyor mu? Sevgi neydi?!..

Unuttuk, aceb neydi sevgi? Bir yetimin başını okşarken dimağımıza yerleşen tad mıydı o? Bir bebeğin süt kokulu tenindeki su çiçeği miydi? Sabah evden çıkarken özlemeye başladığımız bir ses miydi? Hatırlayanınız var mı, sevgi neydi?
Sevgi bir sigara dumanında, bir tren düdüğünde, bir dalganın en son hışırtısında ve bir turnanın kanadında mı kalmıştı? Sevgi Medine de, Semerkand da, sevgi Bağdat ta, Endülüs te, ta caddelerde, sokaklarda, evlerde, kapıların tokmaklarında çınlar durur muydu eskiden? Ya neden şimdi Ayasofya da pito-resk, Divanyolu nda kaldırım taşı, Ankara da ittifak, Yeşil Kubbe de Mevlanâ, Erciyes te kar, Fırat ta bir içim su olup girmiyor dünyamıza?! Neden nefesimiz daralıyor hummalı inatlarımız, kallavi benliklerimiz yüzünden? Neden gönül yuvalarımıza kuzgunlar pikeleniyor da nesillerimiz sersefil ve derbeder? Sevginin koynunda büyüttüğümüz nazeninlere nazı enîn ile mi unutturdular, semenderlerimiz ateşte niçin yanmaktalar? Soralım ta içimize; neydi sevgi?

Sevgi neydi sahi? Bir mektubun ilk satırı mıydı; bir telefondaki ilk ses mi? İnsanı mutlu eden o ilk satır mıydı defalarca okunan; yoksa ilk satır arayışları mı tekrar be tekrarlanan? Telefondaki bir ses insanın bir ömrünü doldursa mı sevgiydi gerçekten; yoksa yeni sesler duymaya hiç yetmeyecek ömürlerin arayışları mı?
Sevgi bir acıydı herhalde, bir kederdi; kâh hüzünle, kâh mutlulukla hatırlanan. Belki de sabırdı sevgi, affetmekti, gelecek günler adına. Sevgi sınanmaktı adl-i İlahîde ve sınavı geçmekti ercesine. Sevgi bir teybeydi, nasûh kisvesinde; bir dirilişti nefsi öldürerek. Sevgi bir iyi ad bırakmaktı fena yurdunda.

Ömür geçer de ad kalır...
Sevgi: İki hece.
Sevgi, sevmek kelimesinden türetilen bütün öteki kelimelerin en güzeli....

SEVGİ

Sevgi özgürlüktür....

Özgürlük,dağların zirvesinde açan kardelen çiçeğidir...

 

Sevgi barıştır....

Barış ölüm kusan mermilerin acımasızlığında parçalanan

çocuk bedenlerinin kan gölünden gül yatağına dönüşmesidir...

 

Sevgi şefkattir....

Şefkat cinnet geçiren bir çağın bilinçleri barışla yıkanmış

anne elinin sıcaklığıdır....

 

Sevgi gözyaşıdır....

Gözyaşı , gecenin  ayazında köprü altında büzülerek uyuyan

tinerci

ve evsiz çocukların,gökyüzünden alınlarına düşen yağmur

taneleridir...

 

Sevgi özveridir...

Özveri, insanlığı kurtaracak değerlerin,egemenlerin

zorbalıklarına

karşın sıkılmış yumruktur....

 

Sevgi özlemektir...

Özlemek İsrail sınırında, gözü dönmüş bir subayın sıktığı

kurşunlarla

bedeni parçalanan küçük kız çocuğu Iman ın annesinin çığlığıdır....

 

Sevgi onurdur....

Onur yüzyıllardır sömürülen emekçi halkın eğilmeyen

başlarının,

dirençle gökyüzüne kaldırdıklarında, duruşlarındaki o 

muhteşem görkemdir..

 

Sevgi kahkahadır....

Derin acılar yaşayan bir halkın,gelecek güzel günlerinin

sonucudur....

 

Sevgi şiirdir....

Yaşam o kural tanımazlığıyla ne zaman canımızı yakarsa

Nazım ın

Yaşamaya Dair şiirini okuduğumuzda bilincimize süzelen

umuttur....

İnsan olmak  kavgamızda ...Toprağa,suya ve yeni doğmuş bir

bebek

çığlığına duyduğumuz saygıyı bir kez daha içselleştirmek

için...

 

Sevgi sıcaklıktır....

Sıcaklık,hilesiz ve yalansız bir sevgilinin elinden,

dostluğundan,

korkmadan başımızı omzuna yasladığımızda duyduğumuz

güvendir....

 

Sevgi güçtür....

Güç,bilincin ışıması zalimin öfkesine direnen kaledir...

 

Sevgi insan olmaktır...

 

Sevgi inançtır...

 

Sevgi bazen bir özgürlük türküsü,

bazen dizelerde can bulan umut şiiridir....

 

Bu gün bir kez daha yaşamın,

direncin ,umudun şiirini okuyalım...

 

Başımı gökyüzüne kaldırdım...

O sonsuz maviliklerde nazlı nazlı uçan  turna sürülerini

saygıyla izledim...

Yüreğim umutla doldu...

Bir kez daha inançla fısıldadım ;

Sevgi kuşun kanadında ....

 





--------------------------------------------------------------
Patterned Text Generator at TextSpace.net
11/20/2024



*** SanalKahve.com 2008-2023 ***