Toplam bakislar: 5610 - Toplam yanitlar: 1 |
|
GONDEREN: YaQuZa on 05/18/2010 23:22:04 |
|
Gemi 1878 yılında İskoçya 'nın Glasgow kentinde Mac. Intyre Paisley - Huston and Cardett tersanesinde 21 sıra numarası ile 279 grostonluk yolcu ve yük vapuru olarak inşa edilmiştir.Geminin ilk sahibi Dussey and Robinson şirketi gemiyi Torocaderto adı altında 5 yıl çalıştırdı.1883 yılında Yunanistan 'daki H. Psicha Preus Firmasına satıldı.Kymi adını alarak, geminin Londra'da olan kaydı Pire Limanına alınmıştır.1890 yılında H. Psicha Preus firması gemiyi başka bir Yunanlı firma olan Cap. Andereadis firmasına satmış , 12 Aralık 1891 tarihinde kaza sonucu batmış, aynı yıl içersinde yüzdürülüp Kıymı adı ile İstanbul Rama Derasimo firmasına satılarak İstanbul Limanına kayıt edilmiştir. 1894 yılında o zamanki Deniz Yolları İşletmesi anlamına gelen İdare-i Mahsusa'ya nakledilmiş ve Türk bayrağı çekilerek, adı Panderma olarak değiştirilmiştir.Marmara Denizi kıyılarında, Tekirdağ , Mürefte, Şarköy , Karabiga , Erdek arasında yük ve yolcu seferleri yapmıştır.İdare-i Mahsusanın statü değiştirerek 28 Ekim 1910 yılında Osmanlı Seyrüsefain İdaresi (Osmanlı Denizcilik İşletmesi) olunca geminin adı Bandırma olarak değiştirilerek posta vapuru haline getirilmiştir. 19 Mayıs 1919 tarihinde Atatürk ve Silah Arkadaşlarını Samsun 'a getirdikten sonra yine posta hizmetlerine devam etmiştir.1924 yılında Türkiye Seyrüsefain İdaresi tarafından hizmet dışı bırakılmıştır.1925 yılında gemi Bozmacı İlhami isimli Türk armatöre satılmış, ve aynı armatör tarafından 4 ay içinde hurda olarak parçalanmıştır. Hasan Hüseyin Ceylan, 5 Nisan 1995 tarihinde ATV'de yayınlanan İktidar Oyunu programında, Atatürk'ün Samsun'a gittiği Bandırma Vapuru'nun resmi tarihte yazıldığı gibi bir taka olmadığını, 236 metre boyunda ve bacasının 19 metre yüksekliğinde olduğunu öne sürmüş, ekranlara da başka bir geminin fotoğrafını göstermiştir (daha sonraları inşa edilmiş yine Bandırma adındaki bir gemi). H.H. Ceylan'ın gösterdiği fotoğraftaki geminin sahibi olan Türk Denizcilik İşletmelerinin, Lloyd ve kendi kayıtlarına dayanarak yaptığı açıklamaya dayanarak Milliyet Gazetesinin 7 Mayıs 1995 tarihli yayınının 5. sayfasında Hasan Pulur, ikinci Bandırma'nın boyunun da 236 metre değil 68.59 metre, baca yüksekliğinin ise 8.40 metre olduğunu belirtmiştir. [1] Atatürk'ün Samsun'a çıktığı Bandırma Vapuru'nun boyu ise 48 metre baca yüksekliği 6 metredir.[2] Samsun Yolculuğu [değiştir] Bandırma Vapuru'nun, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde önemli yeri vardır. Mustafa Kemal Paşa 9. Ordu Genel Müfettişi vazifesiyle ve mahiyeti ile birlikte İstanbul'dan Samsun'a Bandırma Vapuru ile gitmiştir. Mustafa Kemal Paşa, Sultan Vahidettin buyruğuyla Osmanlı Ordusu'nun dağıtılması sürecini denetleme ve asayiş için görevlendirilmişti. 15 Mayıs tarihinde Mustafa Kemal Paşa, Kaptan İsmail Hakkı Bey'i makamına çağırtarak yolculuk hakkında bilgi aldı ve ertesi gün öğle üzeri hareket edeceklerini bildirdi. Vapur sirkeci açıklarında İngilizler tarafından aramaya ve kontrole tabi tutuldu. Mustafa Kemal Paşa, Beşiktaş'tan motor ile Kızkulesi açıklarında vapura bindi. Vapur, 22 subay, 25 asker ve 8 yönetim personeliyle beraber 16 Mayıs 1919 tarihinde öğle üzeri Kaptan İsmail Hakkı (Durusu) idaresinde İstanbul'dan Samsun'a doğru yola çıktı. İngiliz gemisi Bandırma Vapurunu izlemeye başladı ancak Karadeniz'e açıldıktan sonra fırtınalı havada takibi bıraktı yada izlerini kaybetti. Mustafa Kemal Paşa kaptan İsmail Hakkı Bey'e karaya yakın bir rota izlemesini ve düşman saldırısı halinde gemiyi en yakın sahile oturtmasını emretti. Sert havada, dalgalı bir denizde yol alan gemi 17 Mayıs tarihinde gece saat 23.00 civarında İnebolu limanına girdi. Gemi, 18 Mayıs 1919 tarihinde öğle üzeri 12.00'de Sinop limanına yanaştı. Üsteğmen Hikmet Bey, sandal ile kıyıya çıktı, yolda olduklarını Samsun Tümen Komutanlığına telgraf ile bildirdi. Mustafa Kemal Paşa, Sinop Mutasarrıfının davetine cevap vererek teşekkür etti. Bandırma Vapuru, 19 Mayıs'ta Samsun'a vardı.[3][4] - Dokuzuncu Ordu Müfettişi Mustafa Kemal Paşa.
- Üçüncü Kolordu Komutanı Kurmay Albay Refet
- Kurmay Başkanı Albay Kâzım Beyefendi (General Kâzım Dirik 1880-1941).
- Sağlık Müfettişi Albay İbrahim Tali Beyefendi (Milletvekili ve elçi, tıp doktoru İbrahim Tali Öngören 1875-1952).
- Kurmay Binbaşı Arif Bey1 (Ayıcı Arif Bey 1882-1926).
- Kurmay Binbaşı Hüsrev Bey (Asker ve büyükelçi Hüsrev Gerede 1886-1962).
- Topçu Müfettişi Binbaşı Kemal Bey (Korgeneral Kemal Doğan 1879-1951).
- Sıhhiye Müfettiş Muavini Binbaşı Refik Bey (Başbakan Dr. Refik Saydam 1881-1942).
- Yaver Piyade Yüzbaşı Cevad Efendi (Atatürk’ün yaveri ve milletvekili Cevad Abbas Gürer 1887-1943).
- Yaver Piyade Yüzbaşısı Mustafa Efendi (Tokat milletvekili Mustafa Sabri Süsoy 1876-1934).
- Piyade Yüzbaşı Ali Şevket Efendi (Gümüşhane milletvekili Ali Şevket Öndersev 1884-1940).
- Piyade Yüzbaşı Mümtaz Efendi (Yüzbaşı Ali Mümtaz Tünay 1886-1946).
- Piyade Yüzbaşı İsmail Hakkı Efendi (Başbakanlık özel kalem müdürü İsmail Hakkı Ede 1886-1943).
- Tabib Yüzbaşı Behcet Efendi.
- Piyade Asteğmeni Hayati Efendi (Cumhurbaşkanlığı özel kalem müdürü Hayati Bey 1892-1926).
- Piyade Asteğmeni Arif Hikmet Efendi (Tümgeneral Arif Hikmet Gerçekçi 1894-1970).
- Yaver Topçu Üsteğmeni Muzaffer Efendi (Atatürk’ün emir subayı ve Giresun milletvekili Muzaffer Kılıç 1897-1959).
- Asteğmen Abdullah Efendi.
- Adli müşavir Ali Rıza Bey.
- Tabur hesap memuru Rahmi Efendi.
- Tabur hesap memuru Ahmed Nuri Efendi.
- Kátip Faik Efendi (Sağlık Bakanlığı memuru Faik Aybars 1880-1945).
- Yedeksubay Tahir Efendi.
- Kâtip Memduh Efendi (Cumhurbaşkanlığı memuru Memduh Atasev 1895-1930’lar).
1 İzmir suikasti davasında İstiklâl Mahkemesi’nin kararıyla idam edildi. - İsmail Hakkı (Durusu), Süvari
- Üsküdarlı Tahsin, İkinci Kaptan
- Hacı Süleyman, Başçarkçı
- İsmail, Kâtip
- Hasan Reis, Lostromo
- Göreleli Şükrü oğlu Temel ,Serdümen
- Ali oğlu Basri, Serdümen
- Süleyman oğlu Mahmut, Ambarcı
- Hasan oğlu Ahmet, Ambarcı
- Süleyman oğlu Cemil, Hüseyin oğlu Rahmi, Mesut oğlu Temel, Tayfalar
- Muharrem oğlu Hacı Tevfik (Ulusu), Birinci Kamarot
- İbrahim oğlu Mehmet, Kamarot
- Mustafa oğlu Hamit, Kamarot Yamağı
- Yusuf oğlu Halit, Arif oğlu Mansur, Ateşçi
- Osman oğlu Hamdi, Aşçı
- Hasan oğlu Mehmet, Mehmet Ali oğlu Ömer Faik, Kömürcü
- İsmail Hakkı, Ali oğlu Galip, Vinççi
Mustafa Kemal Paşa, kendisine padişah tarafından verilen emirlerin dışına çıkarak Osmanlı Ordusu'nun dağatılması görevini yapmadı. Aksine milli meclisin kurulmasını sağlayacak, işgale karşı direniş hareketlerinin birleştirilmesine liderlik etti ve Türk Kurtuluş Hareketi'ni başlatan adımlara öncülük etti. Kurtuluş Savaşı, Bandırma Vapuru'nun Samsun'a varışından dört yıl sonra, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasını sağladı. Vapurun Yeniden İnşaası [değiştir] Geminin yapımına 1960 yılında ele geçen geminin orijinal projesi ışık tutmuştur.Yapımına 2000 yılında Samsun Doğupark alanında aslına uygun olarak başlanmıştır.18 Mayıs 2003 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan tarafından hizmete açılmıştır. Vapurun Kronolojisi [değiştir] - 1878 SS Torocarderto, İngiltere,Dussey and Robinson
- 1883 SS Kymi, Yunanistan, H. Psicha Preus
- 1890 SS Kymi, Yunanistan, Cap. Andreadis
- 1894 Panderma, Osmanlı İmparatorluğu, İdare-i Mahsusa
- 1910 Bandırma, Osmanlı İmparatorluğu, Osmanlı Seyrüsefain İdaresi
- 1919 M.Kemal Paşa ve silah arkadaşlarını Samsun'a getirdi
- 1924 hizmet dışı
- 1925 parçalandı
- 2001 yeniden inşaası
- 2003 Bandırma Vapuru Müzesi olarak açıldı
- ^ Vahidettin, Mustafa Kemal ve Milli Mücadele, 7.basım, sayfa 285-287, Bilgi Yayınevi, Turgut Özakman)
- ^ T.Özakman Vahdettin Mustafa Kemal ve Milli Mücadele sayfa 291, dipnot 250
- ^ Kayseri Akın Gazetesi, Burhanettin Akbaş
- ^ Milliyet Gazetesi, 15 Kasım 1998, 79 yıllık ayıptan kurtuluyoruz
--------------------------------------------------------------
|
|
Tekmil Anadolu ayakta, Bu gelen Bandırma vapuru. Mustafa Kemâl'in bakışı Göklerden duru. Boz kalpağın hele bir çıkarsın Mustafa Kemâl Altın saçları pırıl pırıl uçuşur rüzgarda. Mustafa Kemâl'in elbisesi Rütbesiz, nişansız... Ve avuçlarında Kaderi yazılmış Türkiye'nin. emeğinize sağlık.
--------------------------------------------------------------
*cesaretin bittiği yerde esaret başlar *
|
Back To Top |
|
|