Ayrılık Şiirleri Yazmalıyım
Mutluluğu unutmalıyım
Tutup uçlarından acımasıca yargılamadan
En derinlerdeki zindanlara kapamalıyım
Harflerini silmeliyim bütün sözlüklerden saadetin, sevginin, aşkın
Şarkılarda yasaklamalıyım
Sevdamı tutup
En uzak diyarlarda bir darağacına asmalıyım.. .
Hiç kimse tutamamalı başka bir eli
Gözleri kapalı gezmeli güzeller, kimse sevdalanmamalı
Kazınmalı gamzeler, donmalı gülücükler
Sevgililer olmamalı saçları rüzgârlarda savrulan
Kıskançlık krizlerine girmemeli bakışlar
Gönülleri sökülüp alınmalı…
Bunları dedim diye bir ilahi el uzanmalı
Cezamı kesmeli
Işıksız sokaklarda gezmeli ayaklarım
Vahşi köpekler ürümeli ardımdan
Lime lime etmeli bedenimi
Yeryüzü kovmalı beni üstünden
Bir daha beni kimse sevmemeli.
Kaynayan ne varsa soğumalı içimde
Üşümeli, depremler titremeli her zerremde
Saçının bir telini bile aramamalı gözlerim
Kapanmalı
En küçük ışığa bile bakmamalı…
İçimdeki yangın dışımı da yakmalı
Külleri savurmalı gönlümün delice esen rüzgârlara
Ben olmalıyım en kızgın ateşlerde haşlanan
Hatıralar kazınsın diye beynimden başımı en kara taşlara vurmalıyım
Ben hissiz bir heykel olmalıyım
Boş bir meydanda hep taşlanan…
Ayrılık şiirleri yazmak düştü yine bana
Hüzün kaplamalı her sayfayı, her satırı
Geceler ağlamalı, yıldızlar saklanmalı
Çiçekler gibi solmalı bütün umutlar
Kökleri kurumalı
Bu yürek “Zamanım geldi
Sensiz çarpmasam da olur !”, deyip
Artık durmalı.