İlk Olarak:
KENDİNİZİ SEVMELİSİNİZ!
Başkalarıyla olan ilişkileriniz
kendinizle olan ilişkinizin aynasıdır.
Kendini kabullenmeye ilk engel sevginin kazanılması gerektiğine inanmaktır.
Başkalarının sevgisini haketmek için birşeyler yapmamız gerektiğine inanmakla kalmaz, kendimizi sevmek için bile şartlar koyarız. “Daha zayıf olunca halimden daha memnun olacağım, daha başarılı olunca kendimi daha çok seveceğim, bu kadar güvensiz olmayı bırakınca kendimi seveceğim, şuna benzeyince kendimi kabulleneceğim, ya da kendim gibi olmadığım zaman kendimi kabulleneceğim.”
Hepimiz bu tip şeyler düşünürüz, ve kulağa ne kadar garip ve yanlış geldiğini görüyor musunuz? Oysa kendinizi sevdikçe daha çok sevilebilir hale geleceksiniz. Ancak kendinizi tamamen sevince olabileceğiniz en iyi insan haline gelebilirsiniz.
En yakın arkadaşınıza “Kilo verene kadar seni sevemem.” Ya da “Mükemmel olmadığın için seni sevmiyorum. Sürekli herşeyi yüzüne gözüne bulaştırıyorsun.” dediğinizi düşünebiliyor musunuz? Sanmam. Ama kendimize gelince böyle konuşmaktan çekinmiyoruz.
Hiç kendini pek iyi hissetmeyen birine gidip onu neşelendirmeye çalıştınız mı? Ona iltifatta bulundunuz mu? Peki birine hoş birşey söylediğinizde, iltifat ettiğinizde o kişinin gözlerindeki pırıltıyı, yüzündeki ışıldamayı farkettiniz mi? Ya da o kişinin birden daha çekici veya daha eğlenceli bir hal aldığını? Bu sizin hayalgücünüz değil, gerçek bir değişim. Aynı şey kendinize iltifat ettiğinizde de gerçekleşir. Deneyin, göreceksiniz.
Kendinize en az başkalarına davrandığınız kadar iyi davranın, hakediyorsunuz!