BİRSU SENİN GİBİLERE BU ÜLKENİN İHTİYACI VAR SEN ÇOK YAŞA
KİRLETİLEN NEVRUZ
Nevruzu zehir eden insanlar nevruzun ne anlama geldiğini bilmeyen insanlardır.
Nevruz; özü itibariyle baharın gelişinin kutlandığı, coşkuyla karşılandığı gündür.
Nev (yeni) ve ruz (gün) kelimelerinin birleşmesinden meydana gelir ve YENİGÜN anlamını taşır.
Kuzey yarım kürede birçok topluluk tarafından yılbaşı olarak kutlanır.
Nevruz bayramdır.
İnsan eli nereye değerse orayı kirletir.
Dünyamız, yaşadığımız coğrafyamız ve kültürümüz gibi bir çok örnek verilebilir.
Kirli ellerimiz ne zaman ki nevruza değdi o zaman kirlendi bayramımız.
Bayramımızı hep birlikte kutlamak yerine işi etnik ayrımcılığa götürüp, belirli ideolojik fikirlerin, düşüncelerin propagandalarına dönüştürdük. Kendi ellerimizle yaptık bunu, hep birlikte.
Gün içinde birlikte yaşadığımız; etle tırnak olduğumuz insanlarla bayramımızı kutlayamaz hale geldik.
Bayram kutlamaya farklı alanlara gidip birbirimize küfürler, taşlar, sopalar savurduk.
Ortak bir bayram kutlamak yerine kendi bayramımızı kabullendirmeye çalıştık karşımızdakilere.
Beraberce eğlenebileceğimiz halde birilerinin peşine takıldık, onlar nereye çektilerse o yöne gittik.
Çünkü İnsan acizdir ve hata yapmaya meyillidir.
Dün de bunun basit bir örneğini gördük İstanbul’da.
Nevruz kutlamalarına otobüsler kaldırıldı, bütün hazırlıklar yapıldı, halaylar çekildi, türküler söylendi, ateşler yakılıp üstünden atlandı her şey çok güzeldi.
Fakat bir şey çok dikkat çekiciydi bilmem sizin de dikkatinizi çekti mi?
Kutlamalar için kurulan sahnenin üzerinde bir pankart vardı ''Demokratik çözüm için, Öcalan’a özgürlük''
Ne zamandır bayramlarımızda katiller için özgürlük ister hale geldik?
Ne zamandır katillere özgürlük için çabalayan insanların peşinden gidiyoruz?
Bu soruların cevapları yok ama bildiğim tek bir şey var;
Hep birlikte kör olmuşuz, göremez hale gelmişiz burnumuzun önündekilerini.
Ne diyelim en kısa zamanda allahın izniyle açılır gözlerimizde etrafımızda olup bitenleri görebiliriz.