Bir yara bir ömrü her gün nasıl kanatır...
Sen yarammışsın ve ben o yarayla yaşamışım
yıllarca...
Önemsiz olacağı düşünülüp kaçılan bir söz bir tek
cümle sonradan ne kadar acı verebiliyormuş...
Ben her gün işte böyle can acısıyla gözlerimi açıyorum,gecelere kadarda yaramı sarmaya
çalışıyorum...
Meğer ben seni, ne kadar içime saklamışım,
bilmeden yıllarca böyle yaşamışım...
Hep gizliden seni istemişim, yürekten seni gizlice
sevmişim ama itiraf edememişim kendime bile...
Şimdi tek isyanım yanlış zaman olması...
Yarayı taşımışım gerçek mutluluğu es geçerek...
Neymiş o engel olan...o engeller ne saçmaymış şimdi
daha iyi anlıyor insan!
Meğer herşey ne kadar acemiymiş, o yıllar neden
yanlış geldi bu itiraf, bu yanlışsa peki neden
Yaptığım diğer yanlışlar...
Bunların cevabını arıyorum her gün...
En uzaktakine geçilen sonsuz toleranslar,
en yakındakine ise tanınmayan şanslar...
Karma karışığım, pişmanım o korkunç ateş yakıyor
beni her gün...
Kendime de sana da haksızlık etmişim...
Dilimde binlerce isyan kelimesi barınıyor şimdi,
bu isyanlar hep kendime...
Sen öylesine bendesin ki ve öylesine derinlerdesin ki....
Benimsin hep yalnız benim...benim hiç olamasan da...
SEN YÜREĞİME AİTSİN BUNU BİLMİYORSUN...
İstiyorum şimdi...Çaresizim şimdi...Kavuşamıyorum şimdi...İşte yüreğimin tek derdi..!
İçimi tek hafifleten teslimiyet, geleceği bilememek
herşey kader kısmet...
Artık geleceği de aştım ben...
Ben seni daima bekleyeceğim....
Koyu kara kapkara şuan herşey diyorum,
çalsam bütün kapıları kapanır mı bu yara...?
Bütün bu kapıları kapasam üşürmüyüm yalnız başına...?
O kadar derin yaşıyorum ki seni ve o kadar yanımda
hissediyorum ki...
Kelimeler kifayetsizleşir anlatmaya çalışınca...
Şimdi seninle ama sensiz mi; geçecek mevsimler,
ben hep üşüyecek miyim balıım...
Ölüm gibi geliyor herşey...!
Sen diye dokunmak, sen diye hissetmeye çalışmak...
Seni hep onda aramak!!!...
Artık seni anlamaya çalışmakla geçiyor zamanlarım,
seni yap boz gibi birleştiriyorum ve...
Her birleştirmem de seni daha fazla anlayıp bir kat
daha fazla tanıyorum...
Her daha iyi tanımamda da seni; bin kat daha fazla
seviyorum...
Hem hayalini kurduğum aşkı; yaşayamamak hem de
o fırtınayı yaşatamamak...
Üstelik yaşatmak ve yaşamak istediğim tek kişiye...
Ben ilk defa hafife almışım duygularımı belki
korkmuşum belki kaçmak zorunda kalmışım...!!!!
Oysa ki hiç bir duygumu ertelememiştim ben,
herşey çok netti hayatımda...
Bu yüzden şimdiki bu serzenişlerim,
yaptığım hatanın pişmanlığı ondan çok içimi
yakıyor...
Bu nasıl bir acı böylee...
Bana ölüm mü yoksa kavuşamamak mı daha beter
dedirtti...
Vee ben bunun cevabını artık verebiliyorum...
Her nefesim seninle artık...
Kimi zaman bi fırtınaya dönüşüyorsun içimde onu
durdurmaya ve yol göstermeye çalışıyorum...
Ben AŞKI SIRADAN YAŞAYANLARDAN DEĞİLİMKİİ...
Kimi zamanda fırtına yerini huzura bırakıyor....
Huzur oluyorsun,mutluluk oluyorsun bende,
seni sessiz sessiz yaşamaya başlıyorum...
yüreğimin en kuytu yerinde hissederek yaşıyorum
seni...
Kimi zaman dua oluyorsun...
Kimi zaman acıtan bir kalp...
Kimi zaman benim oluyorsun...
Kimi zamanda benliğime en büyük düşman...
Ne yapayım içim işte; içim seviyor, seni sevmeyi
seviyor...!
Kaçtığın için değil; sen olduğun için,
sen olduğun için istiyorum...
İçinde sakladığın acılar için...
Senin aşkın için değil; senin için.....
Ben keşkee....
Kendimi de senide aşka doyurabilseydim...
İstediğim sevgiyi senle yaşayabilseydim,
sana yaşatabilseydim...
Seninle bir ömür paylaşabilseydim...
Kucağında sabahları karşılayıp,
geceleri yıldızları senle seyredebilseydim...
Yollarını gözleyip seni bekleyen ben olup...
Kollarında son nefesimi verseydim...
Varsın olsun bu bizim masalımızda böyle olsun...
Bir nefes kadar yakın olup,birbirlerini görmeyen
yada görmek istemeyen...
Yıllar sonra birbirini fark edip geç kalanlardan
olalım....
Tek çare ZAMAN...
Tek ümit GELECEĞİNİ BİLEMEMEK..
Tek istek SEN...
Tek bekleyen...BEN....