Türk adını unutturmak vatanı korumaz........

Hep iyimser olmak istiyorum. İyiliği telaffuz edip kötüyü anmamak istiyorum ama bazen olmuyor.

Kısaca şu gözlemimi ifade etmek istiyorum.

Artık Kürt kökenli yurttaşlarımızla milletimizin geri kalanı arasında ciddi bir soğuma ve kopuş yaşanıyor.

Artık bebek katili ve onun köpek sürüleri Kürt kökenli yurttaşlarımızın doğal ve tartışmasız temsilcisi haline getirilmiş vaziyette. Hiçbir Kürt kökenli Türk vatandaşı artık bebek katili sürüsünün ve onun yardakçılarının toplantı çağrılarını reddetmiyor.

Artık doğuda “Türk”, bu yurdun sahibi olan büyük millet değil ancak Kürt’ün insafı ve konukseverliğiyle oturan, eğreti bir kiracı durumunda, bunu herkes bilsin!

Batıda oturanlar hâlâ “Türk” demekten imtina edip bebek katillerine ve onların yardakçılarına yaranabileceklerini sanıyorlar ama böyle bir şey olmayacak.

Alenen katil sürülerinin desteklenebildiği, korkmadan Kürt ırkçılığının yapılabildiği bir yerde, artık ne sözde Ahmet Hakan’ın Müslüman insan severliği ne Cengiz Çandar’ın Kürt hayranlığı beş kuruş ediyor.

MB’ye baktım, neredeyse yirmi gündür, terörü kınayan yazılar içinde doğru dürüst Türk adını anana rastlamadım bile.

Bu memleket Türk yurdu, bunu herkes bilsin! Bir vatan hükümet açılımlarıyla düşman eline terk edilemez! Sokak eşkıyalarının tehditlerine boyun eğilerek düşmana teslim edilemez! Dağdaki çakal sürülerinden korkularak korunamaz!

Sorun Kürt ırkçılığı ve terörü sorunudur! Adını koyalım! Sorun, Türk vatanının bir kısmına resmen Kürdistan denmesi ve bu bölgenin siyasal olarak bölünmesi sorunudur, kendimizi kandırmayalım.

Kürt adını Türk adına rakip ve düşman olarak ananlara karşı cevap verilmedikçe sorun bitmeyecektir. Kürt adını Türk adına düşman olarak anan Kürt ırkçılarına Kürtlerden bir “Hayır!” cevabı gelmedikçe sorun bitmeyecektir. “PKK halk halk PKK” diyenlere Kürtler “hayır!” demedikçe hiçbir şey çözülmeyecektir ki artık BDP gibi bir katil yardakçısı parti bile siyasal dinciliğin sayesinde kendine meşruiyet zemini edinmiştir.

Türk toplumu ciddi bir toplumsal çatlamayı yaşamaktadır. Kürt kökenli yurttaşlarımızın gençleri arasında Türk’e karşı nefret ve düşmanlık artık yerleşmeye başlamıştır. Gözümüzü kapatarak dinci vaazlar vererek enternasyonalist solcu kardeşlik nutukları atarak bu süreci durdurmak mümkün değildir.

Türk vatanının bütünlüğünü Türk adından vazgeçerek korumamız mümkün değildir. Ne yazık ki memleketin ana muhalefeti dahil çoğunluğu teşkil eden meclis partileri tamamen Türk adından nefret edenlerin elindedir. Anayasadan Türk adını çıkardığınızda ne Kürtlerin terörist olanları eylemlerine son verecek ne de Kürdistan hayalinden vazgeçecektir. İşin üzücü yanı, evlatlarını bu vatana şehit verenlerin, bu vatanın Türk vatanı olduğunu inkâr eden bir partiye hâlâ iktidarı gözü kapalı teslim etmesi…

Önümüzde iki seçenek var:

1- Etnik ırkçı söylemleri kabul edip toplumu resmen bölmek; Kürdistan söylemine teslim olmak ve bölgedeki Türk bayraklarını indirip çekilmek.

2- Kürt etnik ırkçı terörüyle sonuna kadar savaşıp en son katil köpek itlaf edilinceye kadar mücadeleyi sürdürmek. Ve bu arada bu işin ele başlarını ve faillerini vatandaşlıktan çıkarıp ülkeyi, etnik ırkçılığın sözde siyasetinden de teröründen de temizlemek…

Her millet lâyık olduğu şekilde idare olunur.