Seni görükena imanıma bişey çakıldı.
Ellerinde tentene çantası,üzerinde mor manto varıdı,
belli ki düğün evinden geliyorudun yanında anangilde varıdı.
Seninde az bakasın varıdı emme
Olmadı,Olamadı,Olamayorudu….
Hergün eniş dibinden saldııımda moturu
sizin evin yannaadar heycandan üç caarayı içiyordum.
sen duman olup uçuyorudun
ama ben hep sonunda izmarit oluyorudum….
Bigün biyere dola galıcan emme
hadi hayırlısı…..
Aşk dedikleri buudu heral
aşaamüstlerini çok severdim
evinizin öönden geçerkene
her aragazında bir heyecan yeni bi umut varıdı
Boynum gopasoldudu oturmaodasının tül perdesine bakarkana
az seninde bakasın vardı emme
Olmadı,Olamadı,Olamayordu…
Hep sonunda patatiyi kafaya yiyen hep ben oluyorudum
herseyi gabul ediyourdum emme
bobaan o son söövmesi gulaamda zın zın zıngılayorru
ama genede ben seni seviyorunn diyebiliyorunn
sekiz pileli hıdıra dikdirdiğim turkuaz pantolonum
dalgalanırken,cavır yokuşu aşşa
firene zor basıyordum,virajin aazında
neden mi bidenem?
çünkü geç galıyordum,çöp dökme saatlerine
Tam yanıa geleen deyordum
anangarı çıığırıı goveriyordu
ikimizinde ödü sıdıyor
sen eve dooru ben portakallığın arasına
sıçırayordum…
Az seninde gelesin vardı amma
Olmadı,Olamadı,Olamayordu…
Aaşam olunca bizimkilere sööledim
ben Emineyi isteyorun dedim
hangi Emine dediler?
tangalıların emine dedim
derke taaa
bobam goca sofra bezinin altından
böörüme dekmeyi bi godu
bilmeyordumki boban ile bobamın eskiden iskelede dööştünü
dekmenin acısı geçerdi belki emme
bizimkisi bir İMKANSIZ AŞK hikayesine dönüşmüştü bile