REKLAM

Paylaş:
RSS 1.0     RSS 2.0

Toplam bakislar: 1297 - Toplam yanitlar: 0

GONDEREN: Hacegan__ on 11/05/2011 11:30:26


 · Kendini en yakınından en uzağına kadar diğerlerinden ayrı görme. 
    · Birkaçı hâriç diğer insanlara ve toplumlara karşı beslenen güvensizlik.
    · Diğerlerinin emeğini ve duygusunu sömürme.
    · Kendini diğerlerinden yüksek görme.
    · Kendini diğer insanlardan aşağı görme.
    · Kendinde ve çevresinde olanların neden kaynaklandığını anlayamama ve çözememe.
    · İstemek ve korkmak arasında gidip gelen renksiz insan yüzleri ve onların günlük yaşantısı.
    · Mal, para, makam, ün, sevgisiz yaşanan cinsellik, uyuşturucu, doğallıktan uzak eğlence gibi şeylerle haz peşinde koşma.
    · Acıya, sömürüye, eziyete karşı duyarsızlık veya sorunun özünden uzak eylem ve davranışlar olarak görülen hatalı bir duyarlılık.
    · Gülmemek ve gülümsememek.
    · İyiyi ve güzeli üretememe, bunun yanısıra başkalarını veya toplumları çekiştirme ve onlara hayal ürünü birçok şeyler yakıştırma.
    · Kendinden kaçış.
    · Başkalarından kaçış.
    · Gerçeklerden kaçış.
    · Kendini ve yaşadıklarını sorgulamaktan kaçma veya gereksiz, kötü, günah sayma.
    · Güce, mevkiye, makama, paraya, üne, eşyaya, sevgiliye, ideale, dine, büyüye, ideolojiye, düşünce kalıplarına, cinselliğe ve daha pek çok şeye tapma, onları tanrılaştırma.
    · Söyledikleri ile yaptıklarının çoğunda birbiriyle çelişme. 
    · Yalan söylemeyi yaşamında yaygınlaştırma ve yalanı doğru ve iyi bir şey olarak görme.
    · Yalan yüzünden yaygınlaşan ikiyüzlülük.
    · Gerginlik, sıkıntı, korku, bunalım, acı ve hastalıklarla dolu bir yaşam.
    · Çocuklarını ve diğer insanları kendine benzetme ve zihninde ürettiği hayal ürünü bir dünyayı onlara kabul ettirme çabaları.
    · Aynı evde yaşayan, aslında birbirinden kopuk ve yabancılaşmış insanlar. 
    · Birbirleriyle çatışan, bağırışan, kavga eden, savaşan insanlar ve toplumlar. 
    · "Seviyorum" dediği insanlara acı çektirme.
    · Hayvanları zevk için öldürme.
    · Çelişki, çatışma, karmaşa dolu kişiliğinin yarattığı acı ve sıkıntı dolu, ağır bir atmosferin dünyayla beraber tüm evrenlere yaptığı olumsuz etki.
    · Çıkmazda olduğu halde çıkışı arayıştaki samimiyetsizlik ve uyuşukluk .
    · Haz duymayı mutluluk, bağlanmayı ve hoşlanmayı sevgi sanma. 

    Tüm bu saydıklarımızla insandan bahsettik.
Pek çok şey daha yazılabilir.
Kabul ettikleriniz ve etmedikleriniz mi var? 
    Olabilir. 

    Gerçek, tartışılmaz olandır. Apaçık ve kesindir. Hiçbir şüpheye yer vermez. Ve tektir.
Herşeyden ve herkesten tamamen bağımsız kalmak, gerçeği görmenin tek şartıdır. Sözünü ettiğimiz tam bağımsız kalış, bakışta birliği sağlar. Böylece hepimiz aynı şeyi görürüz. Yâni gerçeği görürüz. Ve çözümü de görürüz. 
    Çözümü görmek, hiç bir çaba gerektirmez. Kendini bize açıkça sunar. Ve o çözümden hiç şüphe etmezsiniz. 
    Tüm samimiyetiniz ve tüm iyi niyetinizle, bildiğiniz hiçbir şeye tutunmadan, tüm varoluştan tamamen özgür kalarak, diğer insanlara ve olup biten herşeye bakın. Şimdi neler görüyorsunuz?

    Bu satırlarda söylenenler sizde merak uyandırıyor, gerçeği görmeye ve anlamaya itiyorsa, onlar görevlerini yaptılar demektir.
                &nb sp;                         &nb sp;                              &nb sp;        
11/15/2024



*** SanalKahve.com 2008-2023 ***