Güneşin denize düştüğü gün
Güneşin denize düştüğü gün
Altın bir yol bırakmıştı önce
Umut gibi göz alan bir ışık
Sen nefes alışın kadar yanımdaydın
Ben hasretin kanatlarında
Yarın ayrılık getirecekti yarın hüzün
Güneşin denize düştüğü gün
Benim gönlümse denize küstü
Sen görmedin kanadı kırık bir martı vardı
Gizlice konuştuk umutsuzsun dedi
Mutlu görünüyor ama mutsuzsun
İnkar ettim mutluyum!
Yarın yok yarını düşünmüyorum
Kalbimin deli atışları fısıldadı yalancı!
Güneşin denize düştüğü gün
Masmaviydi bulutlar
Sonra birden ağladılar yüreğime
Gök gürültüsü ve şimşek içimde fırtınalar patladı
Sönmüş bir yanardağ alevlendi
Lavları bağrıma aktı
Çırpındım kendime yalvardım
Geri dön kaç! vakit var daha
İyice kıyamet kopmadan çek git
Yasak sulardan
Güneşin denize düştüğü gün
Benim gönlümde sevdaya düştü
Nasılda mukavemetsiz iradem
Nasılda aciz kalbim şaşkın
Hızına yetişemiyorum bu akıl almaz
Yürek dayanmaz dediğim aşkın
Boşa kıvranma boşa bu mücadele
Kalbin elden gitti bile!
Uzaklara kimsenin görmediği
bilemeyeceği bir yere
Güneşin denize düştüğü gün ağladım
Akşamın alacası yayılırken yeryüzüne
İnsafsız saatler ilerledi bizden önce
Senli geçen dakikalarım tükenirken
Sen canımda büyürken
Ben kokunu nefesime sindirirken
Kanadı kırık martı inledi
Yazık çok yazık görmüyormusun beni
Bile bile ateşe attın kendini
Güneş denize düştüğünde
Ağlama dertlenme nafile artık
Vuslatın tadıdır bil ki her ayrılık...