Mustafa Kemal Atatürk'ün Nüfus Cüzdanı
--------------------------------------------------------------------------- -----
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN NÜFUS CÜZDANI
27 Mart 1923 tarihinde Ankara Nüfus Müdürlüğünce verilen nüfus cüzdanına göre, Boy: Orta, Saç: Sarı, Kaş: Sarı, Göz: Mavi, Burun: Adeta, Ağız: Adeta, Bıyık: Sarı, kesik, Sakal: Tıraş, Çene: Uzunca, Çehre: Uzunca, Renk: Beyaz, Alamet-i farika-i tabiiye: Tam, İsim ve şöhreti: Müşir Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretleri, Tarih ve mahall-i veladeti: Selanik, 1296, Pederinin ismiyle mahall-i ikameti: Tüccardan müteveffa Ali Rıza Efendi, Validesinin ismiyle mahall-i ikameti: Müteveffiye Zübeyde Hanımefendi, Sanat ve sıfat ve hizmet ve intihab selahiyeti: TBMM Reisi ve Başkumandan, Müteehhil ve zevcesi müteaddid olup olmadığı: Bir zevcesi vardır, Derecat ve sunuf-ı askeriyesi: Müşir, İkametgâh ise Hacı Bayram Mahallesi 161/1 idi. [1]
Yeni alfabesinin kabulünden sonra yenilenmiş nüfus cüzdanlarından "993.814-B seri ve 51 sıra numaralı" cüzdanda adı: Kemal, soyadı Atatürk, "993.815-B seri ve 51 sıra numaralı" cüzdanda adı Kamal, soyadı Atatürk, Meslek ve İçtimai vaziyeti: Reisicumhur, Medeni hali: Evli değildir, nüfus kütüğüne yazılı olduğu yeri ise Ankara Vilâyeti Çankalya Mahallesi Hane No. 139, Cilt: No. 56 ve Sahile No. 49 olarak yazılmıştır. &nb sp; İşte, Resmi Tarihin Yalanları isimli kitapta, Mete Tunçay'ın dikkat çektiği konu:
Soyadını aldıktan sonra, Atatürk “Mustafa”yı bıraktı, “Kemal”i ilk adı olarak kullandı. Daha sonra dil devriminde bunu da değiştirdi. Anadolu Ajansı’nın 4 Şubat 1935 tarihli bir bülteninde şu açıklama vardır: “İstihbaratımıza nazaran, Atatürk’ün taşıdığı Kamâl adı Arapça bir kelime olmadığı gibi Arapça Kemâl kelimesinin delâlet ettiği mânâda da değildir. Atatürk’ün muhafaza edilen özadı, Türkçe “ordu ve kale” manasına olan “Kamâl”dir.