Türk milletini bölme, bir Kürdistan devleti kurma, sonra bu devlet yolu ile Ortadoğu'da emperyalizmin çıkarlarını koruma planları, çok başarılı, dengeli ve acımasızca devam ediyor.
Kürt açılımı ile başlayan, PKK ve bölücülük hareketi; AKP iktidarı tarafından şımartılmış, silah ve psikolojik olarak donatılmış, hukuki zemini hazırlanmış, siyasi olarak güçlendirilmiş, teşkilatlandırılmış, geçen mahalli seçimlerde güneydoğuda sandıkların hakimiyeti bölücülere teslim edilmiş, halk PKK korkusu ile sandıklara gidip bölücü parti ve adaylara oy vermek zorunda bırakılmış, son anayasa halk oylamasında hükümete rağmen halkın %70i korkusundan sandığa gitmemiş ve güneydoğu halkı dolaylı olarak emperyalizmin kucağına itilmiştir.
Bunun sorumlusu şüphesiz ki, Hükümettir.
Çünkü, Hz Ömer'in dediği gibi, "Dicle kenarında bir kuzuyu kurt yese, onun vebali de Ömer'in boynunadır".
Hükümetler ve devletler halkın güvenliğini, seçimin güvenliğini temin etmek zorundadır. Bir Başbakan diğer siyasi parti genel başkanlarına seslenerek: "Yiğitseniz güneydoğuya gidin" diyemez. Eğer bir siyasi parti genel başkanı güneydoğuya gidemiyorsa bunun sorumlusu Başbakan'dır. Halkın ve siyasi çalışmaların güvenliğini temin edemiyor demektir. İstifa etmesi gerekir.
Şurası bir gerçektir ki, geçmiş dönemde de şimdi de güneydoğudaki güvensizliğin sebebi devleti yönetenlerdir. Bu asayişsizliğin ve AKP döneminde daha da arttığı bir gerçektir. Bunun sebebi de açılımdır.
ANAYASA ÇALIŞMALARI
Önümüzdeki seçimde hükümetin Anayasa çalışması yapacağı bellidir. Bu çalışma devleti bölecek zemini hazırlamaya yönelik olacaktır. Türk kelimesi kaldırılacak, başka milletler tarif edilecek ve Türk milleti parçalı gösterilecektir.
Bunu sebebi, Başbakanın daha önce kendi ağzı ile ikrar ettiği gibi, ABD'nin BOP planının bir parçasıdır. Ortadoğu, İsrail'in güvenliği için parçalanacak, devletler küçültülecektir. Ortada dolaşan haritalar bunu göstermektedir.
ABD eski dış işleri bakanı Madlene Albrigth şöyle söylemiştir. "Türkiye Türklere verilemeyecek kadar büyük bir ülkedir" demek ki, ABD Türkiye'yi küçültmek istemektedir. Yani bölmeye çalışacaktır.
Türkiye'de bölücü hareketlerin önünün nasıl açıldığını görürseniz? Başbakanın da ABD ile nasıl içli dışlı olduğunu da biliyorsanız? Konu daha iyi anlaşılacaktır. O halde bu hükümet tekrar iktidar olursa Türkiye için artık tehlikeli bir ortam doğacaktır.
Bölücülerin sokakta polis tokatladığını, Irakta Türk askerinin başına çuval geçirildiğini Başbakanın müzik notası mı dediğini görünce? Artık Habur kapısındaki PKK gösterisini de düşünürsünüz. Eğer PKK ile mücadele etmiş şerefli generaller tutuklanırsa, geleceğin ne kadar karanlık olduğunu anlarsınız.
İste Türkiye ve Türk milleti bu risklerle seçime gitmektedir.
Allah Yar ve yardımcımız olsun.