Karı koca birlikte tatile çıkarlar. Gittikleri yerde kamp kurarlar.
Tatillerinin ikinci gününün akşamı güzel bir yemek yiyip uykuya dalarlar.
Birkac saat sonra kadın uyanır ve kocasını da uyandırır.
Adam uyku sersemidir; güzel bir rüyadan uyandırıldığı için de biraz kızgındır:
-Ne oldu?Ne istiyorsun?' diye sorar.
-Yukarıya bak ve bana ne gördüğünü söyle!
Adam gökyüzüne bakar ve cevap verir:
-Bunun için mi uyandırdın beni?...Baktım işte. Bir sürü yıldız görüyorum,ışıl ışıl parlayan milyonlarca yıldız.
Karısı tekrar sorar;
-Peki, bu sana neyi gösteriyor?
Artık iyice uykusu kaçan adam biraz düşünür ve cevap verir:
-Teolojik olarak Allahin kudretini ve kendi acizliğimizi görüyorum.
-Felsefi olarak, evrenin sonsuzlugunu ve onun karşısındaki önemsizliğimizi görüyorum.
-Astronomik olarak galaksilerin,yıldızların, gezegenlerin varlığını görüyorum.
-Yıldızların konumuna bakarak saatin 3 olduğunu görüyorum.
-Meteorolojik olarak da bugün havanın çok güzel olacağını görüyorum.
-Niye sordun bunu bana?
-Sana neyi gosteriyor?
-''Gerizekalııı Necati, çadırımızı çalmışlar....!!''
Çok güzel kızıl saclı bir bayan doktorun muayenehanesine girer ve her yerinin çooook ağrıdığını söyler.
- doktor,''imkansız insanın her yeri ağrımaz, lütfen ağrıyan yerlerinizi gösterin bana''.
Kızıl saçlı bayan işaret parmağını uzatır sol göğsüne bastırır ve çığlık atar sonra dirseğine bastırır, bu sefer daha fazla acıyla bağırır. Dizine bastırır ve çığlık atar, ayak bileğine bastırır aynı şekilde. neresine dokunsa çığlık atmaktadır.
- doktor, ''gerçek kızıl değilsiniz değil mi?''
- bayan ''evet, kızıl değilim, aslında sarışınım''
- doktor ''tahmin etmiştim zaten, sadece işaret parmağınız kırık''